Kamu Hukuku

Tutuklama Nedir? Tutuklama Koşulları Nelerdir?

Tutuklama, suç işlediği yönünde kuvvetli şüphe bulunan kişilerin, kesin hükümden önce hakim veya mahkeme karan ile özgürlüğünün sınırlanmasıdır.

Tutuklama zorunlu olarak özellikle de ağır nitelikte kabul edilen suçlarda mutlaka başvurulacak bir koruma tedbiri değildir, ihtiyaridir. Asıl olan tutuksuz yargılamadır.

Yasal düzenlemelerdeki (AY m. 19. CMY m. 100) “tutuklanabilir” ifadesinden de anlaşılacağı üzere, hakim veya mahkeme, koşulları oluşsa bile tutuklama kararı vermek zorunda değildir.

Tutuklamanın Koşulları Nelerdir?

Tutuklamanın koşulları maddi koşullar ve biçimsel koşulları olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Tutuklamanın Maddi Koşulları

Tutuklamanın maddi koşulları aşağıdaki sayılmıştır:

Kuvvetli Suç Şüphesinin Varlığını Gösteren Somut Kanıtların Bulunması

utuklama kararı verilebilmesi için suç işlendiği yönünde basit veya yeterli şüphe bulunması yeterli değildir; kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut kanıtların bulunması gerekir. (CMK m. 100/1)

Kuvvetli şüphe, kişinin suçu işlediği hususunda yüksek bir olasılığı gerektirmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nda. mahkûmiyet kararından sonra aranan en ağır şüphe derecesi tutuklama tedbiri için geçerlidir.

Yargılama sonunda sanığın mahkûm olması güçlü bir olasılık içinde ise kuvvetli suç şüphesinin varlığından söz edilebilir. Buradaki şüphe, tutuklanmanın istenildiği veya tutuklamaya karar verildiği anda ve kişinin tutuklu kaldığı süre boyunca devam eden bir şüphedir.

Bir Tutuklama Nedeninin Bulunması

Kanunda, üç durumda bir tutuklama nedenin var sayılabileceği kabul edilmiştir:

  • Kaçma şüphesi,
  • Kanıtları karartma şüphesi,
  • Katalog suçlarının işlendiği şüphesi

Bir Tutuklama Nedeninin Bulunması

Tutuklamanın Biçimsel Koşulları

Tutuklamanın biçimsel koşulları aşağıda sayılmıştır:

Hakim ya da Mahkeme Kararı

Türk hukukunda, tutuklama kararını yalnızca yargıç veya mahkeme verebilir (CMK m. 101/1). Bunun herhangi bir istisnası bulunmamaktadır.

Başka bir deyişle Cumhuriyet savcısının. kolluk amirinin veya diğer makamların gecikmesinde sakınca olan durumlarda bile tutuklama kararı verme yetkisi yoktur.

Şüpheli veya Sanığın Huzurda Bulunması

Şüpheli veya sanığın yokluğunda (CMK m. 194 vd.). gıyabında (CMK m. 244 vd.) veya kaçakcılığında (CMK m. 247 vd.) tutuklama kararı verilmesi kural olarak yasaktır.

Tutuklama kararı, kural olarak yargılama makamı huzuruna getirilmiş şüpheli veya sanık hakkında verilebilir. Zira Ceza Muhakemesi Kanunu, iki istisna dışında gıyabi tutuklama usulünü kaldırmıştır.

Gıyabi tutuklama kararı verilemeyeceği kuralının iki istisnası vardır:

  • Yabancı ülkede bulunan kaçaklar hakkında gıyabi tutuklama kararı verilebilir,
  • Tutuklama isteminin reddi kararına itiraz edilmesi üzerine dosya üzerinden tutuklama kararı verebilir.

Müdafinin Sorguda Bulunması

Tutuklama istenildiğinde, şüpheli veya sanık, kendisinin seçeceği veya baro tarafından görevlendirilecek bir mûdafinin yardımından yararlanır (CMK m. 101/3).

Burada zorunlu müdafilik söz konusudur. Bu bakımdan Türk hukukuna göre, müdafi bulundurulmadan tutuklama kararı verilmemesi gerekir.

Ceza Muhakemesi Koşullarının Gerçekleşmesi

Soruşturulması veya kovuşturulması şikâyet veya izin gibi ceza muhakemesi koşuluna bağlı olan suçlarda, tutuklama kararı verilebilmesi için bu koşulların gerçekleşmesi gerekir. Zira tutuklama muhakemenin yapılabilmesi için başvurulan bir koruma tedbiridir.

Gerekçe

Tutuklamaya, tutuklamanın devamına veya bu husustaki bir tahliye isteminin reddine ilişkin kararlarda;

  • kuvvetli suç şüphesini,
  • tutuklama nedenlerinin varlığını,
  • tutuklama tedbirinin ölçülü olduğunu,

gösteren kanıtlar somut olgularla gerekçelendirilerek açıkça gösterilir (CMK m. 101/2).

Tutuklama Kararı Nedir? Kim Verir?

Tutuklama karanın soruşturma evresinde sulh ceza hakimi, kovuşturma evresinde ise mahkeme verebilir.

Hangi sulh ceza hakiminin tutuklamaya karar vereceği yer ba kurundan yetki kurallarına göre belirlen ir. Soruşturma evresinde tutuklama kararı verilebilmesi için Cumhuriyet savcısının istemde bulunması gerekir. Cumhuriyet savcıları soruşturma aşamasında şüphelileri tutuklamaya sevk edip etmeme yönünde takdir hakkına sahiptir.

Cumhuriyet savcısının istemde bulunması kuralının bir istinası vardır. Soruşturma sulh ceza hakimi tarafından yapılıyorsa hakim re’sen tutuklama kararı verebilir. Yani, suçüstü hali ile gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda Cumhuriyet savcısına erişilemiyor veya olay genişliği itibariyle Cumhuriyet savcısını aşıyorsa sulh ceza hakimi bütün soruşturma işlemlerini yapabilir; şüpheliyi re’sen tutuklayabilir.

Tutukluluk Süreleri Ne Kadar?

Tutuklulukta geçecek süre, işin ağır ceza mahkemesinin madde bakımından yetki alanına girip girmediğine göre değişmektedir:

  • Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde tutukluluk süresi en çok 1 yıldır. Ancak bu süre, zorunlu durumlarda gerekçeleri gösterilerek 6 ay daha uzatılabilir.
  • Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok 2 yıldır. Bu süre, zorunlu durumlarda, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam 3 yılı geçemez. Bu durumda toplam tutukluluk süresi 5 yılı geçemez.

Tutukluluğun uzatılması kararları. Cumhuriyet savcısının, şüpheli veya sanık ile müdafinin görüşleri alındıktan sonra verilir. (CMY m. 102/3)

Tutuklama Kararının Kaldırılması İstemi

Cumhuriyet savcısı, şüphelinin adli kontrol altına alınarak serbest bırakılmasını sulh ceza hakiminden isteyebilir. Hakkında tutuklama kararı verilmiş şüpheli ve müdafii de aynı istemde bulunabilirler.

Soruşturma evresinde cumhuriyet savcısı adli kontrol veya tutuklamanın artık gereksiz olduğu kanısına varacak olursa. şüpheliyi re’sen de serbest bırakır.

Kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğinde şüpheli serbest kalır. Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında şüpheli veya sanık salıverilmesini isteyebilir (CMY m. 104/1). Şüpheli veya sanığın tutukluluk durumunun devamına veya salıverilmesine hakim veya mahkeme tarafından karar verilir. Bu kararlara itiraz edilebilir.

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 105. maddesinde Cumhuriyet savcısının tutuklama kararının geri alınmasını istemesi ve şüpheli veya sanığın salıverilme istemleri bakımından usul hükümleri öngörülmektedir. Buna göre, tutuklama kararının kaldırılması istemi üzerine, merciince cumhuriyet savcısı, şüpheli. sanık veya müdafiin görüşü alındıktan sonra, üç gün içinde istemin kabulüne, reddine veya adli kontrol uygulanmasına karar verilir.

Tutukluluğun İncelenmesi

Soruşturma evresinde şüphelinin tutukevinde bulunduğu süre içinde ve en geç otuzar günlük süreler itibarıyla tutukluluk durumunun devamının gerekip gerekmeyeceği hususunda, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hakimi tarafından tutuklama koşullan göz önünde bulundurularak. şüpheli veya müdafii dinlenilmek suretiyle karar verilir.

Tutukluluk durumunun incelenmesi, yukarıda öngörülen süre içinde şüpheli tarafından da istenebilir.

Tutuklama Kararının Kendiliğinden Hükümsüz Hale Gelmesi

Tutuklama kararının kendiliğinden hükümsüz hale gelmesi, tutuklama kararının geri alındığına ilişkin bir karara gerek olmaksızın tutuklama kararının geçersiz kalmasıdır.

Tutuklama kararını hükümsüz hâle getiren başlıca durumlar şunlardır:

  • Kovuşturmaya yer olmadığı kararı,
  • Beraat kararı,
  • Ceza verilmesine yer olmadığı kararı,
  • Cezanın ertelenmesi kararı,
  • Muhakeme koşulunun gerçekleşmemesi nedeniyle verilen düşme kararı,
  • Tutuklulukta geçirilecek azami sürenin dolması.

Stj. Av. Mehmet Can CİVAN & Av. Ahmet EKİN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu